Sıradaki çizimimiz eminim neredeyse hiçbirimiz tarafından bilinmeyen çok çirkin fakat bir o kadar da sempatik bir hayvan için geldi. Bu hayvana hayvanlar aleminde Kivi Kuşu(Kiwi) ismini veriyorlar. Evet, gerçekten çok sevimli gözüktüğünün bende farkındayım ama sonuçta bir tavus kuşu veya kuğu değil. Bence tavuk bile daha güzel bir görüntü sergiliyor. Akbaba ve Kelaynak kuşları gibi hem çirkin hem de sevimsiz değiller bunun farkındayım. Bu aşırı sevimli ve doğada nasıl hayatta kaldığını anlayamadığım yabanıl kuşun çizimi tabii ki oğlumun okulundaki eğitim programının bir parçası olarak çizdim. Oğlum sonrasında biraz hasta olduğu için bu hafta okula gidemedi. Çocuk sahibi olanların özellikle bahar geçiş dönemlerine çok dikkat etmesini öneririm. Şu an bizim yakışıklı burnu akarken benimle top oynamak ve sırtıma çıkmak için türlü oyunlar türlü hinlikle yapıyor. Ama özellikle tebrik etmem gerek ağlama ve yere düşme konusunda Flash TV’den gerçek kesit tadındaki oyunculuğunu yavaş yavaş dandik türk dizileri kıvamına yaklaştırmayı başardı. Biraz daha uğraşırsa Hollywood’u sallayacağını düşünüyorum :) Kendi çocuğunuzla uğraşırken bazen sinirlerin gerildiği veya sesin yükseldiği anlar oluyor. Sonrası pişmanlık dolu dakikalar ve küçük ukalanın hiç hoşuna gitmeyen sarılıp öpücüklere boğma sekansı olarak devam edebiliyor. O yüzden ses ayarına DİKKAT! İlk kez tecrübe edilen çocuk yetiştirme ve eğitim teknikleri şişede durduğu gibi durmuyor. Çünki her çocuğun kendine ait bir kişiliği ve mizacı var. Bu yüzden bir uyarlama gerekiyor ki bunu sizin bulmanız gerekiyor. Bu durumlarda sanırım tüm taze anne babaların en gıcık olduğu şey sizden önce anne baba olma şansına erişmiş olan bazı anne babaların (**Bu gözler 3 ay önce anne baba olup akıl vereni gördü. **) çokbilmiş, öğüt veren ve bazen yargılayıcı olan bakışları ve konuşmaları. Ben bu tarz hareketleri çok tacizkar buluyorum. Sanki 20 tane çocuk büyütmüş neyse…
- Sen daha hiçbir şey görmedin bunlar daha iyi günleriniz. Biraz daha büyüyünce asıl o zaman göreceksiniz. Nihohahahhah (He he çocuk değil terminatör sanki “come with me if you want to live”)
- Ne yapacak çocuk bizi mi kesecek yoksa köle pazarlarında mı satacak ya da dur kesin Ortadoğu’da küçük bir diktatörlük kuracak milleti ip gibi darağaçlarına mı dizecek. Dur ülkenin ismini de buldum. Düberya!!
- Mavi Ekran… Diiiitttttttt!! (Tamam, biraz abartmış olabilirim ama kızgınım ne yapayım.)
Çocuk büyütmek büyük bir sorumluluk duygusu, sabır ve vicdan gerektiren bir süreçtir. Bunları kafanızda oturtmadan lütfen çocuk yapmayın. Sonra millete salça oluyorsunuz. Felaket tellalları sizi…
Neyse diğer konu başlığımıza dönersek çizimi bitirdikten sonra daima merakına yenik düşen ben kivi kuşunu araştırmaya bu hayvancağızın nasıl bir mahlûkat olduğunu başladım. Sonrasında uzun ince bacakları sayesinde harika bir koşucu olduklarını öğrendiğim kivi kuşlarının aslında eski koşucu dinozorlar ile akrabalığı olduğunu duyduğumda saygıyla önlerinde eğilip önümü ilikledim.
Kivi kuşları ile ilgili olarak paylaştığım videodan hızlı ve bir o kadar komik bu kuşları yakından tanıma şansına erişeceksiniz. Kemal SUNAL ve Şener ŞEN’in hapishaneden kaçtığı ve “Bitlis’te Beş Minare” türküsünü okurken topuklarını arkalarına vura vura koştukları sahne bir an canlandı aklımda.
Uçamayan birçok kuş türü olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunların içinde en çabuk sayabildiklerimi arasında tavuk ve deve kuşu zaten en çok bilinenleri… Özellikle ben bu kivi kuşunu deve kuşuna benzetiyorum. Hem kanatlarının vücutlarına oranla aşırı küçük olması hem de dev yumurta, o minik vücudun (hadi hadi bildiğin popo işte ne lafı kıvırıyorsun) neresinden çıkardıklarını anlamasam bile, üzerinde kuluçkaya yatmaları aşırı benzer bana göre.
Bir tek yere kafayı gömmüyorlar. Bu tipsiz ama sevimli kuşun ana vatanı Yeni Zelanda olarak geçiyor. Ben bu kuşu ara ara çizgi filmlerde görüp görmediğimi araştırdığımda daha önce rastladığımı keşfettim. Disney’in çok sevdiğim bir çizgi film serisi olan Chip'n Dale Rescue Rangers bir bölümünde ve her bölümünü kaçırmadan izlediğim Taz-Mania’ın yine bir bölümünde göründüğünü araştırmalarımdan öğrendim. Taz-Mania’daki karakteri resminden tanıdım kivi kuşu olduğunu bilmiyormuşum. Sevgili tazmanya canavarımızı Taz bunu (Karaketin ismi Kee Wee) yakalamaya çalışıp her seferinde başını belaya sokuyordu. Sanırım çakal ve road runner karakterleri arasındaki ilişkinin bir benzerini kurmaya çalışmışlar. Yaptığım araştırmalar ara ara kullanılan bir imge olduğu oldu. Şu an için Yeni Zelanda’ın simgeleri arasında olması ve koruma altında bir tür olmasıda ilginç noktalar oldu benim için.
Resim Kaynak3 Chip'n Dale Rescue Rangers
Resim Kaynak4 Taz-Mania
Penguen’in paytak yürüyüşü birde bunu koşuşunu karşılaştırsalar kesinlikle bunu uzak ara en komik kuş olarak seçerdim. Düşünün kartaldaki karizmayı ve bir de bu çırpı bacaklı tüy yumağını karşılaştırmayı deneyin. İnsan kivi yemekten imtina eder. Misal ben her kivi aldığımda bunun tipi gelecek benim aklıma. Zaten internette bakınca bu kuşla kivi meyvesini birleştiren abuk sabuk photoshop uyarlamalarıyla karşılaştım. İyice rüyalarıma girmez umarım. Burada paylaşıp kimsenin hayal gücünü kötü yönde çalıştırmayacağım.
Bu küçük anca toplasan 5 kiloyu zor geçen kuşun pipet kılıklı gagasıyla (Solucan mı ne hüpletmek için) vahşi doğada arzı endam edip soyunun tükenmemesi tüm yırtıcı hayvanların toplu bir başkaldırısı veya grevi mi bilemedim. Yani haklılar aslında antilobun butları, ceylanın körpe boynu falan dururken bunu mu avlayacaklar. Dişlerinin veya gagalarının kovuğunu doldurmaz. Şaka bir yanı bazı temel özellikleri gerçekten şaşırtıcı dev yumurta, sürekli kızıştıkça birbirini çağıran ve tek eşliliğe yatkın olmaları (Bak bak bak hiç bizim aile yapımıza, örf ve ananelerimize uygun değil. Taş yağacak başımıza taş…), ayrıca burun deliklerinin gagalarının ucunda olması ki kuşlarda rastlanmayan gelişmiş bir koku alma duyularının olması ve mükemmel derecede bir hafızaya (özellikle kuş dünyası içinde deha bile denebilir bunlar için) sahip olmaları beni şaşırtan bazı özellikleri. Yani öyle zekâları var ki ördekler gibi düdükle aptal yerine koyamıyorsunuz kolay kolay.(Yaaa carpgoth kardeş öyle bize artistik yaparken iyiydi. Bak beyin var bizde beyin beyin.)
Kanatlarının neredeyse yok denecek kadar küçük olması yaşadıkları doğal ortamda karasal yırtıcı olarak tanımlayabileceğimiz hiçbir canlı olmamasından kaynaklanıyor. Evrimsel bir gelişim durumu söz konusu… Tabi insanlar her zaman yaptıkları gibi bu küçük kuşların doğal ortamlarını bozarak kivilerin hem sayıları hem de yaşam alanları konusunda tehlikeye girdi. Oğlum girip te mahvetmediğimiz bir yer yok mu bizim. Sonunda doğa ana anahtarları elimize verip kapı dışarı edecek bizi. Oldu olacak.
Herhalde en sevimli fotoğrafları bu olsa gerek. Boşuna demiyorlar kolay kolay hiçbir canlının yavrusu çirkin olmuyor diye. Bu şekilde yazımı sonlandırayım. Herkese esenlikler dilerim.
Bir dahaki yazımda görüşmek üzere...
Böyle bir hayvanı ilk kez duyuyorum. Çizim güzel ama çirkin olduğuna katılmıyorum. Bence hem sevimli hem sempatik bir hayvan. Yalnız koşması gerçekten komik
As a follower of @followforupvotes this post has been randomly selected and upvoted! Enjoy your upvote and have a great day!
This post is supported by @tipU upvote :)
@tipU voting service instant upvotes | For investors.
Congratulations @carpgoth!
Your post was mentioned in the Steem Hit Parade for newcomers in the following category:
I also upvoted your post to increase its reward
If you like my work to promote newcomers and give them more visibility on the Steem blockchain, consider to vote for my witness!